{ "title": "Anksiyete", "image": "https://www.anksiyete.gen.tr/images/anksiyete(2).jpg", "date": "21.01.2024 12:01:40", "author": "ümit kadak", "article": [ { "article": "Anksiyete, Kaygı ya da endişe, canlılarda gözlemlenen sıkıntı, gerilim ve korku halidir. Sebebi belli olmayan huzursuzluk hali olarak da açıklanabilir. Anksiyete bazı teorisyenlere göre yaşanan iç çatışmaların sonucudur. Bazı teorisyenler göre ise elde olmadan öğrenilmiş davranışlardır. Canlıların dış ortama uyum çabasındaki koruyucu bir tepkidir. Denetim dışına çıkan kişinin işlevselliğini aksatması anksiyete bozuklukları olarak incelenir. Psikiyatri hastalıklarında bir dalın genel adıdır.

Anksiyete, terleme, çarpıntı, titreme gibi bedensel belirtiler gösterebilir. Başına kötü bir şey geleceğini düşünme, komik duruma düşmekten ya da rezil olmaktan korkma gibi bilinçsel (Düşünsel), fakat çoğu kez nedeni belirsiz, tanımlanamayan bir gerginlik ve huzursuzluk durumudur.

Anksiyete, genelde somatik, kavramsal, davranışsal ve duygusal ögelere sahip olmak biçiminde tanımlanır. Kan basıncı ve kalp atışının artması, terleme, ana kas gruplarına ani kan akışının hücum etmesi nedeniyle kaslarda gerilme, sindirim ve bağışıklık işlevlerinin yavaşlaması gibi fiziksel etkileri olabilmektedir. Bunlara ek olarak titreme, üşüme, mide bulantısı, el ve ayaklarda soğukluk hissi oluşabilmektedir.

Duygusal açıdan ise hastalık panik ve korku hissine neden olmaktadır. Kişi her şeyi olabilecek en olumsuz yönüyle ele alır ve değerlendirir, bu hastalıkta moral seviyesi en alt düzeydedir. Davranışsal olarak ise hasta, anksiyeteyi kabul etmemekle birlikte kendine yakıştıramama eğilimi gösterir. Yine de bu rahatsızlıktan sadece normal olmayan bir durummuş gibi bahsetmek yanlış olur. Bu his, mutluluk, korku, üzüntü ve kızgınlık gibi duygularla beraber gelen, bireylerin hayatta kalmasıyla bağlantılı temel duygulanmalardan birisidir.

Her insan zaman zaman herhangi bir hastalık belirtisi olmaksızın yaşamın olağan bir parçası olarak Üzüntü, endişe, tasa yaşayabilir. Ancak yaşanan kaygı bazen bedensel veya psikiyatrik bir hastalığın belirtisi olarak görülebilmektedir.

Anksiyete Belirtileri; Anksiyete rahatsızlığı bulunan bireylerde birçok fiziksel rahatsızlıklar meydana getirdiği gözlemlenmiştir. Bunlar, nedensiz yere panik ve korku, hızlı kalp atışları, sürekli uykusuzluk ve sinirlilik. Göz bebeklerinde genişleme, ellerin titremesi, el içi ve ayak terlemesi, ağzın kuruması. Kasların aşırı gerilmesi, sık sık tuvalet ihtiyacı, tende solgunluk, geçici hafıza kayıpları. Baş ağrısı, boyun, baş ve göğüs bölgesinde kızarıklık, El içi ve ayak tabanlarında terleme, huzursuzluk, alınganlık, evham, ürkeklik, geçici hafıza kayıpları, zihin dağılması, yoğunlaşma bozukluğu, olumsuzluk arama hissi, sürekli kötü öngörmedir.

Anksiyete belirtileri nöbet şeklindedir. Nöbetler kendisini genellikle şiddetli korku ya da panik atak şeklinde göstermektedir. Bu hal genellikle aniden ortaya çıkar. Misal olarak, kişi asansöre bindiğinde ani korku hissine kapılması ve kendi içinde kötü senaryolar üretmesi bu şekilde kriz nöbetine girebilmektedir. Anksiyete nöbetleri kendisine pek çok biçimde gösterebilmektedir. Bunlar, istem dışı panik artması, delirme hissi, kontrol kaybı, bayılacak hissi, solunumda sorun, göğüs sıkışması ve kalp çarpıntısı mide bulantısı, ateş basması. Zihinsel ve bilinçsel olarak soyutlama gibi faktörler kaygı ya da endişe nöbetleri sırasında sık karşılaşılan durumlar olarak sayılabilir.

Anksiyete Türleri

Genel Anksiyete; Bireylerde görülen sürekli korku ve endişe hal biçimidir. Bu korku ve endişe günlük yaşantıyı engelliyorsa genel anksiyete bozukluğu olarak gösterilir. Bu rahatsızlıkta genelde bireyde hiç bitmeyen bir huzursuzluk ve kötü şeyler olacak şüphesi oluşturmaktadır. Süregelen endişe hali olarak da belirtilebilir.

Panik atak; Panik atak en sık görülen Anksiyete bozukluklarından sayılmaktadır. Kişilerde ruh sağlığı açısından farklı ve değişen durumlarda, beklenmedik anlarda, aniden ortaya çıkar. Kapalı alan korkusu, karanlık korkusu, asansör korkusu, uçak korkusu gibi birçok fobi bu rahatsızlığı tetiklemektedir.

Obsesif Zorlantılı Bozukluk; Kişinin durdurulması olanaksız gibi görülen bir düşünceye kapılarak, bu yönde davranışlar göstermesidir. Örneğin, bazı bayanların ocağı kapatıp kapatmama konusunda takıntılı olması elleri yıkayıp yıkamam konusunda aşırı saplantı hali ve sürekli yıkama hissiyatı gibi kontrol edilemeyen zihinsel zorlamalar olmaktadır.

Sosyal Anksiyete; Bireyin sosyal manada eleştiri alması ve aşağılanma endişesinden kaynaklanan bir psikonöretik (Psychoneurotic) bozukluğudur. Bu şekilde olan kişiler utangaç bir hal alabilmektedir. Bu sorunun ağır hale gelmesinde ise sosyal manada tamamen soyutlanmış gibi birçok davranış sergileyebilmektedir. Sosyal Anksiyete bazı durumlarda performans anksiyetesi olarak da bilinmektedir. Özellikle sahne korkusu olanlar bu kısma dahil edilmekte.

Travmatik Ruhsal Gerilim Bozukluğu; Hayati önemi olan bir olay sonrası meydana gelen bir anksiyete bozukluğudur. Bu son derece şiddetli seviyede bir bozukluk olmaktadır. Birey yaşadığı olayla ilgili korkulu ve insanda hareket bırakmayan rüyalar ve hayaller görebilmektedir. Bu rahatsızlığı olan kişilerde taşkın dikkat ve korku meydana gelebilmektedir.

Tedavisi; Anksiyete tedavisinde bireyin durumuna göre uygulanabilir birçok yöntem vardır. Uygulanacak tedavi rahatsızlığın türü, şiddeti ve yapısına göre değişmektedir.

Davranış-sal Terapi; bu tedavi yöntemi iki alt usulle uygulanmaktadır. Maruz bırakma ve Bil-işsel davranış-sal terapisi olarak uygulanmaktadır. Bu tedavi yönteminde bireyin içsel çatışmaları ve geçmişte yaşadığı sorunlar üzerinden Anksiyeteye bozukluğu tedavi edilmeye çalışılır. Tedavi süresi hastalara göre farklılık gösterebilmekle birlikte genelde 5-25 hafta arasında seanslar uygulanmaktadır.

İlaçla Tedavi; Anksiyete bozukluğu için genellikle benzodiazepin ve antidepresan içeren ilaçlar kullanılmakla beraber davranışsal terapilerde uygulanmaktadır. Bu sayede tedavinin iki aşamalı olarak daha faydalı olması sağlanmaktadır.
" } ] }