Anksiyete bir hastalık olarak kabul edilir mi?

Anksiyetenin işlevsel bir alarm sistemi olmaktan çıkıp ne zaman bir sağlık sorununa dönüştüğü, sıklıkla merak edilen bir konudur. Bu ayrımı anlamak, hem kişisel farkındalık hem de doğru yardım arayışı için kritik öneme sahiptir.

12 Aralık 2025

Anksiyete: Bir Hastalık mı, Yoksa Normal Bir Tepki mi?


Anksiyete (kaygı), aslında insan doğasının normal ve hatta işlevsel bir parçasıdır. Tehlikeli bir durumla karşılaştığımızda bizi uyaran, koruyan ve harekete geçmeye hazırlayan bir alarm sistemidir. Ancak bu sistem sürekli, yoğun ve kontrol edilemez bir şekilde çalışmaya başladığında, günlük yaşamı ciddi şekilde aksattığında, artık bir "anksiyete bozukluğu"ndan söz edilir. Dolayısıyla, günlük dalgalanmalar şeklindeki kaygı bir hastalık değilken, klinik düzeydeki anksiyete bozuklukları tıbben birer ruh sağlığı hastalığı (rahatsızlığı) olarak kabul edilir.

Anksiyete Bozuklukları Birer Hastalıktır

Dünya Sağlık Örgütü (WHO) ve Amerikan Psikiyatri Birliği (APA) gibi uluslararası otoriteler, anksiyete bozukluklarını resmi sınıflandırma sistemlerinde (ICD-11 ve DSM-5) tanımlanmış, teşhis kriterleri belirlenmiş ruhsal hastalıklar olarak listeler. Bu kabulün ardında yatan temel nedenler şunlardır:

  • Belirgin Semptomlar: Yoğun korku, endişe, panik ataklar, çarpıntı, terleme, titreme, nefes darlığı, uyku ve konsantrasyon bozuklukları gibi fiziksel ve psikolojik belirtilerle kendini gösterir.
  • İşlevselliği Bozması: Kişinin sosyal ilişkilerini, iş veya okul performansını, günlük rutin aktivitelerini (market alışverişi, toplu taşıma kullanma gibi) yerine getirmesini engelleyecek düzeydedir.
  • Süreklilik ve Şiddet: Kaygı hali geçici bir stres tepkisi değil, en az altı ay gibi uzun bir süre devam eder ve kişinin kontrol etmekte zorlandığı bir şiddettedir.
  • Biyolojik Temeller: Araştırmalar, anksiyete bozukluklarında beyin kimyasındaki (nörotransmitterler like serotonin, GABA, norepinefrin) dengesizliklerin, beyin devrelerindeki (amigdala, prefrontal korteks) işlev farklılıklarının ve genetik yatkınlığın rol oynadığını göstermektedir.

Anksiyete Bozukluklarının Yaygın Türleri

"Anksiyete bozukluğu" şemsiye bir terimdir ve altında farklı türler bulunur:

  • Yaygın Anksiyete Bozukluğu (YAB): Hemen her konuda sürekli, aşırı ve kontrol edilemeyen endişe hali.
  • Panik Bozukluk: Beklenmedik ve tekrarlayan panik ataklarla karakterizedir.
  • Sosyal Anksiyete Bozukluğu (Sosyal Fobi): Sosyal ortamlarda başkaları tarafından yargılanma veya küçük düşme korkusu.
  • Özgül Fobiler: Belirli bir nesne veya duruma karşı (örümcek, yükseklik, uçak gibi) aşırı ve mantıksız korku.
  • Ayrılma Anksiyetesi Bozukluğu: Bağlanılan kişilerden ayrılma konusunda aşırı korku (sadece çocuklukla sınırlı değildir).

Hastalık Olarak Kabul Edilmenin Önemi

Anksiyete bozukluklarının bir hastalık olarak tanınması çok önemli sonuçlar doğurur:

  • Damgalanmanın Azalması: "İrade eksikliği", "zayıflık" veya "şımarıklık" olarak görülmek yerine, tıbbi bir durum olarak anlaşılması, hastaların utanç duymadan yardım aramasını kolaylaştırır.
  • Etkili Tedaviye Erişim: Hastalık kabulü, kanıta dayalı, etkili tedavi yöntemlerinin (psikoterapi - özellikle Bilişsel Davranışçı Terapi, ilaç tedavisi) geliştirilmesini ve sigorta sistemleri tarafından karşılanmasını sağlar.
  • Araştırma ve Kaynak Ayrılması: Bu alana daha fazla bilimsel araştırma fonu ayrılması ve toplumsal farkındalık çalışmalarının yapılması için zemin hazırlar.

Sonuç

Günlük hayattaki normal kaygı duygusu bir hastalık değildir. Ancak, şiddetli, kalıcı ve işlevselliği bozan anksiyete belirtileri, "anksiyete bozuklukları" adı altında sınıflandırılan, tıbben tanımlanmış ve tedavi edilebilir gerçek ruh sağlığı hastalıklarıdır. Bu ayrımı yapmak, milyonlarca insanın doğru teşhis ve etkili tedaviye ulaşması, yaşam kalitelerini geri kazanmaları için hayati öneme sahiptir. Eğer anksiyete hayatınızı zorlaştırıyorsa, bir psikiyatri uzmanına veya klinik psikoloğa başvurmak, atılacak en sağlıklı ilk adımdır.

Yeni Soru Sor / Yorum Yap
şifre
Sizden Gelen Sorular / Yorumlar
İlk soruyu siz sormak istermisiniz?
Çok Okunanlar
Haber Bülteni
;