Anksiyete bir hastalık olarak kabul edilir mi?
Anksiyetenin işlevsel bir alarm sistemi olmaktan çıkıp ne zaman bir sağlık sorununa dönüştüğü, sıklıkla merak edilen bir konudur. Bu ayrımı anlamak, hem kişisel farkındalık hem de doğru yardım arayışı için kritik öneme sahiptir.
Anksiyete: Bir Hastalık mı, Yoksa Normal Bir Tepki mi?Anksiyete (kaygı), aslında insan doğasının normal ve hatta işlevsel bir parçasıdır. Tehlikeli bir durumla karşılaştığımızda bizi uyaran, koruyan ve harekete geçmeye hazırlayan bir alarm sistemidir. Ancak bu sistem sürekli, yoğun ve kontrol edilemez bir şekilde çalışmaya başladığında, günlük yaşamı ciddi şekilde aksattığında, artık bir "anksiyete bozukluğu"ndan söz edilir. Dolayısıyla, günlük dalgalanmalar şeklindeki kaygı bir hastalık değilken, klinik düzeydeki anksiyete bozuklukları tıbben birer ruh sağlığı hastalığı (rahatsızlığı) olarak kabul edilir. Anksiyete Bozuklukları Birer Hastalıktır Dünya Sağlık Örgütü (WHO) ve Amerikan Psikiyatri Birliği (APA) gibi uluslararası otoriteler, anksiyete bozukluklarını resmi sınıflandırma sistemlerinde (ICD-11 ve DSM-5) tanımlanmış, teşhis kriterleri belirlenmiş ruhsal hastalıklar olarak listeler. Bu kabulün ardında yatan temel nedenler şunlardır:
Anksiyete Bozukluklarının Yaygın Türleri
Hastalık Olarak Kabul Edilmenin Önemi Anksiyete bozukluklarının bir hastalık olarak tanınması çok önemli sonuçlar doğurur:
Sonuç Günlük hayattaki normal kaygı duygusu bir hastalık değildir. Ancak, şiddetli, kalıcı ve işlevselliği bozan anksiyete belirtileri, "anksiyete bozuklukları" adı altında sınıflandırılan, tıbben tanımlanmış ve tedavi edilebilir gerçek ruh sağlığı hastalıklarıdır. Bu ayrımı yapmak, milyonlarca insanın doğru teşhis ve etkili tedaviye ulaşması, yaşam kalitelerini geri kazanmaları için hayati öneme sahiptir. Eğer anksiyete hayatınızı zorlaştırıyorsa, bir psikiyatri uzmanına veya klinik psikoloğa başvurmak, atılacak en sağlıklı ilk adımdır. |
İlk soruyu siz sormak istermisiniz?


.webp)
















