Anksiyete denge bozukluğuna yol açar mı?

Anksiyete ile denge bozukluğu arasındaki ilişki, birbirini besleyen fizyolojik ve psikolojik süreçlerden oluşur. Bu iç içe geçmiş durum, sıklıkla bir kısır döngüye dönüşerek kişinin günlük yaşamını önemli ölçüde etkileyebilir.

12 Aralık 2025

Anksiyete ve Denge Bozukluğu İlişkisi: Karmaşık Bir Bağlantı


Anksiyete (kaygı bozukluğu) ile denge bozukluğu arasında, tıp literatüründe giderek daha iyi anlaşılan, çift yönlü ve karmaşık bir ilişki bulunmaktadır. Kısaca cevap vermek gerekirse, evet, anksiyete hem doğrudan hem de dolaylı olarak denge bozukluğuna yol açabilir veya mevcut bir denge sorununu şiddetlendirebilir. Bu durum genellikle bir "kısır döngü" halini alır.

Anksiyetenin Denge Sistemini Nasıl Etkilediği:

  • Otonom Sinir Sisteminin Aşırı Aktivasyonu: Anksiyete, "savaş ya da kaç" tepkisini kontrol eden sempatik sinir sistemini harekete geçirir. Bu durum kalp atışının hızlanması, kas gerginliği, baş dönmesi ve sersemlik hissi gibi fiziksel belirtilere yol açar. Bu sersemlik hissi, kişide dengesizlik veya düşecekmiş gibi olma algısı yaratır.
  • Vestibüler Sistem (İç Kulak Denge Sistemi) ile Etkileşim: Beyindeki korku ve denge merkezleri (amigdala ve vestibüler çekirdekler) birbirine yakın ve yoğun bağlantılıdır. Yoğun kaygı, vestibüler sistemi doğrudan etkileyerek normal işleyişini bozabilir ve baş dönmesi, sallanma hissi gibi semptomlara neden olabilir. Bu durum bazen "vestibüler migren " veya "persistan postural-perceptual baş dönmesi (PPPD)" gibi spesifik tanılar alır.
  • Hiperventilasyon (Aşırı Hızlı Nefes Alıp Verme): Anksiyete atakları sırasında sık görülen bu durum, kandaki karbondioksit seviyesini düşürerek beyne giden kan akışını etkiler. Bu da baş dönmesi, sersemlik, bulanık görme ve dengenin kaybolduğu hissine yol açar.
  • Dikkat ve Odaklanma Sorunları: Anksiyete, dikkati içsel bedensel duyumlara (örn. kalp çarpıntısı, nefes darlığı) ve potansiyel tehditlere yönlendirir. Bu, kişinin dengeyi sağlamak için ihtiyaç duyduğu dış çevreye (görsel ipuçları gibi) odaklanma yeteneğini bozar, bu da dengesizliği artırır.
  • Kas Gerginliği ve Postür Değişiklikleri: Kronik kaygı, özellikle boyun ve omuz kaslarında aşırı gerginliğe neden olur. Bu gerginlik, baş pozisyonunu ve vücut postürünü etkileyerek denge koordinasyonunu bozabilir.

Ters Yöndeki İlişki: Denge Bozukluğunun Anksiyeteye Yol Açması


Bu ilişki tek yönlü değildir. Aniden ortaya çıkan bir vertigo atağı (örneğin vestibüler nörinit veya benign paroksismal pozisyonel vertigo - BPPV) veya kronik bir denge sorunu yaşamak, kişide ciddi kaygı ve hatta panik atakları tetikleyebilir. Düşme korkusu, kontrolü kaybetme hissi ve belirsizlik, altta yatan denge bozukluğuna ikincil bir anksiyete bozukluğunun gelişmesine neden olabilir.

Kısır Döngü

Bu iki durum genellikle birbirini besler:

1. Kişi anksiyete nedeniyle baş dönmesi yaşar.

2. Baş dönmesi, "ciddi bir şeyim mi var?" veya "düşüp bayılacağım" korkusunu artırarak anksiyeteyi şiddetlendirir.

3. Artan anksiyete, baş dönmesi ve dengesizlik hissini daha da kötüleştirir.

4. Kişi, bu semptomların tetikleyebileceği durumlardan (kalabalık yerler, marketler, açık alanlar) kaçınmaya başlar (agorafobi).

Teşhis ve Tedavi Yaklaşımı

Bu iç içe geçmiş durumu ayırt etmek ve doğru tedaviyi uygulamak çok önemlidir. Süreç genellikle şu adımları içerir:
  • Kapsamlı Değerlendirme: Bir Kulak Burun Boğaz (KBB) uzmanı veya nörolog,altta yatan vestibüler bir hastalık (iç kulak problemi), nörolojik bir durum veya başka bir fiziksel neden olup olmadığını belirlemek için muayene ve testler yapar.
  • Psikiyatrik Değerlendirme: Anksiyete bozukluğunun (panik bozukluk, yaygın anksiyete bozukluğu vb.) tanısı ve şiddetinin belirlenmesi için bir psikiyatrist görüşü alınır.
  • Entegre (Bütüncül) Tedavi: En etkili sonuç, fiziksel ve psikolojik tedavilerin bir arada yürütülmesiyle alınır.

Fiziksel Taraf için: Vestibüler rehabilitasyon terapisi (VRT), denge sisteminin yeniden eğitilmesini sağlar. BPPV gibi durumlarda kanalit repositioning manevraları uygulanır.

Psikolojik Taraf için: Bilişsel Davranışçı Terapi (BDT), kaygıyı ve baş dönmesi korkusunu yönetmede altın standart kabul edilir. Ayrıca, nefes egzersizleri ve gevşeme teknikleri öğretilir. Gerekli durumlarda psikiyatrist kontrolünde anksiyete giderici veya depresyon ilaçları kullanılabilir.

Sonuç Olarak:

Anksiyete ve denge bozukluğu sık sık el ele görülür. Biri diğerinin nedeni veya sonucu olabilir. Doğru tanı konulduğunda ve her iki yönü de hedef alan kombine bir tedavi planı (vestibüler rehabilitasyon + psikoterapi ± ilaç) uygulandığında, bu kısır döngü kırılabilir ve kişinin yaşam kalitesi önemli ölçüde artırılabilir. Eğer açıklanamayan baş dönmesi veya dengesizlik hissinin yanı sıra kaygı belirtileri de yaşıyorsanız, bu konuyu mutlaka bir hekimle (KBB/Nöroloji/Psikiyatri) görüşmelisiniz.

Yeni Soru Sor / Yorum Yap
şifre
Sizden Gelen Sorular / Yorumlar
İlk soruyu siz sormak istermisiniz?
Çok Okunanlar
Haber Bülteni
;