Sosyal anksiyete bozukluğu nasıl tanımlanır?

Sosyal durumlarda yaşanan yoğun korku ve kaçınma davranışı, bireyin hayatını derinden etkileyebilir. Bu durum, sıradan utangaçlıktan farklı olarak klinik bir bozukluk olarak ele alınır ve belirli tanı kriterleriyle tanımlanır.

12 Aralık 2025
Sosyal Anksiyete Bozukluğunun Tanımı

Sosyal anksiyete bozukluğu (SAB), bireyin başkaları tarafından gözlemlenebileceği veya değerlendirilebileceği sosyal durumlardan belirgin ve kalıcı bir korku duyduğu, bunun sonucunda bu durumlardan kaçındığı veya yoğun kaygı ile katlandığı, klinik düzeyde sıkıntıya ve işlevsellikte bozulmaya yol açan bir kaygı (anksiyete) bozukluğudur. Temelinde, olumsuz değerlendirilme, utanç duyma veya aşağılanma korkusu yatar.

Ana Özellikleri ve Tanı Kriterleri

Tanı, genellikle DSM-5 (Ruhsal Bozuklukların Tanısal ve İstatistiksel El Kitabı) veya ICD-11 (Uluslararası Hastalık Sınıflandırması) gibi kılavuzlara göre konur. Temel özellikleri şunlardır:
  • Bir veya daha fazla sosyal durumda belirgin korku veya kaygı: Kişi, başkalarının inceleyebileceği durumlardan (örneğin, konuşma yapma, sohbet etme, bir şeyler yeme-içme, yazı yazma) yoğun bir rahatsızlık duyar.
  • Olumsuz değerlendirilme korkusu: Kişi, utanç verici veya küçük düşürücü davranışlarda bulunacağından, kaygı belirtilerinin (terleme, titreme, kızarma) görüleceğinden ve bunun sonucunda olumsuz yargılanacağından korkar.
  • Sosyal durumların neredeyse her zaman korku veya kaygıyı tetiklemesi: Kaçınma veya yoğun korku/kaygı ile karşılanır.
  • Kaçınma davranışı veya yoğun sıkıntı ile katlanma: Kişi, korktuğu sosyal durumlardan aktif olarak kaçınır veya bunlara dayanmak için büyük çaba sarf eder.
  • Korku veya kaygının, gerçek tehdit ile orantısız olması: Kültürel bağlam dikkate alınır.
  • Kronik seyir: Korku, kaygı veya kaçınma, tipik olarak 6 ay veya daha uzun sürer.
  • Klinik anlamlı sıkıntı veya işlevsellikte bozulma: Sosyal, mesleki veya diğer önemli alanlarda belirgin sorunlara yol açar.

Sıradan Utangaçlıktan Farkı

Sosyal anksiyete bozukluğu, sıradan utangaçlık veya sosyal durumlarda yaşanan hafif gerginlikten niteliksel ve niceliksel olarak farklıdır. SAB'de:
  • Duyguların şiddeti çok daha yüksektir.
  • Kaçınma davranışı belirgindir ve kişinin hayatını önemli ölçüde kısıtlar (örn. okul başarısızlığı, işte terfi alamama, ilişki kuramama).
  • Fiziksel belirtiler (çarpıntı, titreme, nefes darlığı, mide bulantısı) sıklıkla eşlik eder ve bazen panik ataklara benzer.
  • Kişi, korkusunun aşırı veya anlamsız olduğunu bilmesine rağmen (insight), bu duyguyu kontrol edemez.

Alt Tipleri ve Yaygınlığı

  • Yaygın Tip: Çoğu sosyal durumda korku yaşanır. Bu, en yaygın ve işlevselliği daha çok bozan tiptir.
  • Performans Tipi (Sınırlı): Korku öncelikle konuşma yapma, sahne performansı gibi belirli performans durumlarıyla sınırlıdır.
Sosyal anksiyete bozukluğu, dünyada en yaygın görülen ruhsal bozukluklardan biridir. Genellikle ergenlik döneminde başlar ve tedavi edilmediğinde kronik bir seyir izleyebilir. Toplumsal farkındalık ve erken müdahale, bozukluğun olumsuz etkilerini azaltmada kritik öneme sahiptir.

Özetle

Sosyal anksiyete bozukluğu, "sosyal fobi" olarak da bilinen, kişinin sosyal etkileşim ve performans durumlarında yaşadığı yoğun, kalıcı ve işlev bozucu korku ile karakterize ciddi bir ruh sağlığı durumudur. Basit bir çekingenlik değil, profesyonel destek (psikoterapi, ilaç tedavisi) ile etkili bir şekilde tedavi edilebilen tıbbi bir bozukluktur.

Yeni Soru Sor / Yorum Yap
şifre
Sizden Gelen Sorular / Yorumlar
İlk soruyu siz sormak istermisiniz?
Çok Okunanlar
Haber Bülteni
;