Çocuklarda Ayrılık Anksiyetesi: Belirtileri, Nedenleri ve Nasıl Anlaşılır?
Ayrılık anksiyetesi, çocuklarda gelişimsel olarak normal kabul edilen, ancak belirli bir yoğunluk ve süreyi aştığında sorun haline gelen bir durumdur. Genellikle 8-14 ay arasında başlar ve okul öncesi döneme kadar devam edebilir. Sağlıklı bağlanmanın bir göstergesi olmakla birlikte, çocuğun günlük yaşamını, aile düzenini ve sosyal gelişimini ciddi şekilde etkiliyorsa "Ayrılık Anksiyetesi Bozukluğu" olarak adlandırılır. Peki, bu durum nasıl anlaşılır?
1. Ayrılık Anksiyetesinin Temel Belirtileri (Nasıl Anlaşılır?)
- Aşırı ve Yoğun Kaygı: Çocuk, ebeveyninden veya bağlandığı kişiden ayrılacağı düşüncesiyle bile aşırı strese girer. Ayrılma durumu söz konusu olduğunda veya olmadan önce bile huzursuzlanır, ağlar, öfke nöbetleri geçirir.
- Fiziksel Yakınmalar: Kaygı, sıklıkla bedensel belirtilerle kendini gösterir. Ayrılık öncesinde veya sırasında karın ağrısı, baş ağrısı, mide bulantısı, kusma gibi şikayetler görülür. Bu belirtiler genellikle tıbbi bir neden bulunamaz ve ayrılık durumu ortadan kalkınca hafifler.
- Yapışma Davranışı: Çocuk, ebeveyninin adeta gölgesi olur. Ev içinde bile peşinden ayrılmaz, tek başına odada kalmak istemez, tuvalete bile birlikte gitmek isteyebilir.
- Ayrılıkla İlgili Kabuslar: Uykuya dalmada güçlük, sık sık uyanma ve ayrılık temalı korkutucu rüyalar görme sık karşılaşılan belirtilerdir.
- Okul veya Kreş Reddi: Okula gitmek istememe, servise binmekte zorlanma, okul kapısında aşırı ağlama ve ebeveyni bırakmama en tipik göstergelerden biridir. "Okul fobisi"nin altında sıklıkla ayrılık anksiyetesi yatar.
- Sürekli Endişeli Düşünceler: Çocuk, ebeveynine veya kendisine kötü bir şey olacağından (kaybolma, hastalanma, kaza geçirme gibi) sürekli ve gerçekçi olmayan bir korku içindedir. "Annem başına bir şey gelecek, geri gelmeyecek" diye düşünür.
- Yalnız Uyumakta Zorlanma: Kendi yatağında ve odasında yalnız uyumayı reddeder, ebeveynlerinin yatağına gelmek ister veya onların yanında uyumak için ısrar eder.
- Evden Uzakta Kalmaya Tepki: Akraba ziyareti, arkadaş evinde kalma, okul gezisi gibi durumlar büyük bir krize dönüşebilir. Çocuk, tanıdık ortamından ve ebeveynden uzakta kalmaya aşırı direnç gösterir.
2. Normal Ayrılma Kaygısı ile Ayrılık Anksiyetesi Bozukluğu Arasındaki Fark
Her çocuk ayrılığa belli ölçüde tepki verir. Önemli olan, bu tepkilerin süresi, şiddeti ve çocuğun yaşına uygun olup olmamasıdır.
- Yaş: 2-3 yaş civarındaki yapışma davranışı gelişimsel olarak normal kabul edilir. Ancak bu belirtiler 4 yaş ve üzerindeki bir çocukta halen çok şiddetliyse dikkat edilmelidir.
- Süre: Kaygı, ayrılık durumu bittikten sonra (örneğin, okulda ebeveyn ayrıldıktan sonra) uzun süre (saatlerce) devam ediyor ve sakinleşmiyorsa,
- İşlevselliğin Bozulması: Çocuğun okula gitmesini, arkadaşlarıyla vakit geçirmesini, ailenin sosyal hayatını ciddi şekilde engelliyorsa,
- Süreklilik: Belirtiler en az dört hafta boyunca neredeyse her gün devam ediyorsa, bu durum "Ayrılık Anksiyetesi Bozukluğu"na işaret edebilir ve bir uzmandan destek alınması gerekir.
3. Hangi Durumlar Tetikleyebilir?
- Yaşam değişiklikleri (taşınma, okul değişikliği, kardeş doğumu)
- Ailede stres veya kayıp (boşanma, bir yakının hastalanması veya vefatı)
- Ebeveynin aşırı koruyucu veya kaygılı tutumu
- Çocuğun mizacı (daha duyarlı, çekingen yapıda olması)
Ne Zaman Profesyonel Yardım Alınmalı?
Eğer çocuğunuzdaki ayrılık kaygısı;
- Yaşına göre beklenenden çok daha şiddetliyse,
- Haftalarca sürüyor ve azalmıyorsa,
- Okula devam etmesini imkansız hale getiriyorsa,
- Aile içi ilişkileri çok zorluyorsa,
- Çocuğunuzun genel mutluluğunu ve aktivitelerini etkiliyorsa,
Bir çocuk psikiyatristi veya çocuk psikoloğu ile görüşmek faydalı olacaktır. Unutmayın, ayrılık anksiyetesi, doğru yaklaşımla ve gerekirse destekle büyük oranda aşılabilen bir durumdur. En önemli adım, çocuğunuzun yaşadığı sıkıntıyı fark edip anlamak ve destek olmaktır. |