İslam'da Anksiyete ile Başa Çıkma ve Tedavi Yolları: Bütüncül Bir Yaklaşım
İslam, insanı ruh, beden ve zihin bütünlüğü içinde ele alır. Anksiyete (kaygı, endişe) gibi psikolojik durumlar da bu bütünlük içinde değerlendirilir. İslami perspektif, anksiyetenin tedavisinde hem manevi hem de pratik, dünyevi yöntemleri bir arada önerir. Bu yaklaşım, yalnızca semptomları hafifletmeyi değil, kök nedenlere eğilmeyi ve kişiyi denge (itidal) haline ulaştırmayı hedefler.
1. Manevi ve İtikadi Temeller: Kalbin Huzuru
- Tevekkül ve Teslimiyet: Anksiyetenin temelinde genellikle kontrol edilemeyen gelecek kaygısı yatar. İslam, "Allah'a tevekkül etmeyi" (el-Tegabün, 64: 13) merkeze koyar. Bu, kadere imanla birlikte, kişinin elinden geleni yapıp sonucu Allah'a bırakması, O'nun hikmetine güvenmesidir. "Eğer siz Allah'a (gereği gibi) tevekkül ederseniz, O, size kuşları rızıklandırdığı gibi rızıklandırır. " (İbrahim, 14: 19-20) ayeti bu güveni pekiştirir.
- Zikir ve Dua: Allah'ı anmak (zikir) kalplere huzur verir. Kur'an'da belirtildiği gibi, "Bilesiniz ki, kalpler ancak Allah'ı anmakla huzur bulur. " (er-Ra'd, 13: 28). Özellikle kaygı anında okunabilecek dualar (örneğin, Hz. Muhammed'in (s. a. v.) endişe halinde okuduğu "Allahümme inni eûzü bike mine'l-hemmi ve'l-hazen... " duası) bir sığınak ve güç kaynağıdır. Sabah-akşam okunan tesbihat ve ayetel kürsi gibi dualar da koruyucu bir kalkan oluşturur.
- Kader İnancı: Başa gelen her şeyin Allah'ın bilgisi ve izni dahilinde olduğuna iman etmek, kişiyi "ya olursa?" endişesinin tükenmez girdabından kurtarır. Olmuş ve olacak her şeyin bir hikmeti olduğu düşüncesi, kaygıyı bir kabule dönüştürmeye yardımcı olur.
- Namaz ve İbadetlerin Terapötik Etkisi: Namaz, özellikle huşu ile kılındığında, derin bir meditasyon ve Allah ile baş başa kalma anıdır. Düzenli ibadet, hayata ritim ve istikrar getirir. Secde halinin fizyolojik ve psikolojik sakinleştirici etkisi bilimsel olarak da not edilmiştir.
2. Pratik ve Psikolojik Yöntemler: Dengeyi Bulmak
- Bilgi Edinme ve Profesyonel Yardım: İslam, ilim tahsil etmeyi ve çare aramayı emreder. Anksiyete bir hastalık (tıbbi bir durum) olarak tezahür edebilir. Peygamber Efendimiz (s. a. v.) "Allah, derdi de şifayı da verdiği gibi, her dert için bir ilaç yaratmıştır. Öyleyse tedavi olun. " (Ebu Davud) buyurmuştur. Bu nedenle, psikiyatrist veya psikolog gibi uzmanlara başvurmak, İslami açıdan teşvik edilen, hatta gerekli görülen bir davranıştır. Terapi ve gerekirse ilaç tedavisi, bu dünyada verilen şifa vesileleridir.
- Sağlıklı Yaşam Tarzı: Peygamber Efendimiz (s. a. v.) bedenimize karşı sorumluluğumuz olduğunu hatılatmıştır. Düzenli uyku, dengeli beslenme, fiziksel egzersiz (yürüyüş gibi) ve toksik ortamlardan uzak durmak, anksiyete yönetiminin temel taşlarıdır. Oruç gibi ibadetler de nefsi disipline ederek özdenetimi güçlendirir.
- Sosyal Bağları Güçlendirmek: İslam, ümmet bilincini ve komşuluk, akrabalık ilişkilerini önemser. Anksiyete ile mücadelede güvenilir, salih insanlardan oluşan bir sosyal çevre çok değerlidir. Dertleşmek, danışmak ve yardımlaşmak yalnızlık hissini azaltır. "Müminler birbirlerini sevmekte, birbirlerine acımakta ve birbirlerini korumakta bir vücut gibidir. " (Buhari, Müslim) hadisi bu dayanışmanın önemini vurgular.
- Olumsuz Düşünce Kalıplarını Yönetmek: Kur'an ve sünnet, ümitvar olmayı, şükretmeyi ve sabretmeyi öğütler. Sürekli geçmişin pişmanlığı veya geleceğin korkusuyla yaşamak yerine, "şu an"a odaklanmaya ve eldekine şükretmeye teşvik eder. "Öyleyse sen yüzünü Allah'ı birleyen olarak dine, Allah'ın insanları üzerinde yarattığı fıtrata çevir... " (er-Rum, 30: 30) ayeti, fıtrata, yani denge haline dönüş çağrısıdır.
3. Kaçınılması Gerekenler
- Fala, kehanete, aşırı kuruntuya (vesvese) kapılmaktan uzak durmak. Bunlar kaygıyı besler.
- Dua ve tevekkülü, tıbbi ve pratik çabaların yerine koymamak. İkisi birbirini tamamlar.
- Kaygıyı artırabilecek ortamlar, ilişkiler veya medya içeriklerinden uzak durmak.
Sonuç
İslam'da anksiyete tedavisi, çok boyutlu ve bütüncül bir süreçtir. Bu süreç, Allah'a olan güçlü iman ve tevekkülle kalbi güçlendirmeyi, aklı ve bedeni korumak için dünyevi tedbirler almayı (tedavi olmayı, sağlıklı yaşamayı) ve sosyal bağları canlı tutmayı içerir. Maneviyat, kişiye anlam ve dayanak noktası sunarken; pratik adımlar ve profesyonel yardım, günlük yaşamda işlevselliği ve dengeyi sağlamaya yardımcı olur. Unutmamak gerekir ki, zorluklar imtihanın bir parçasıdır ve sabırla, şükürle ve doğru araçlarla aşılmaya çalışılmalıdır. "Gerçekten, her zorlukla beraber bir kolaylık vardır. " (el-İnşirah, 94: 5-6). |